İktidarın gerginlik politikası nereye varacak ?

İktidarın gerginlik politikası nereye varacak ?

Bu soruyu sorarken yaşananların ardından yangına körükle giden muhalefeti de unutmamak lazım.

Son olarak geçtiğimiz günlerde Teğmenlerin ordudan atılması siyasette olduğu kadar ülkemizin tüm kesimlerinde gerginliği bir üst seviyeye taşıdı.

Yıllardır ordumuzda mezuniyet törenlerinde mezun olan öğrencilerin rutini haline gelmiş bir yeminin, beş teğmen tarafından üstlerinin izin vermemesine rağmen ısrarla okumak istemesi ve sonucunda emirlere itaatsizlik ederek okuması bardağı taşırdı.

Okulu birincilikle bitirmiş bir teğmenin başını çektiği bu itaatsiz gurubun ülkede yarattığı gerginlik sadece masumane bir girişim miydi yoksa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın söylediği gibi kılıç çekmek suretiyle bir tehdit unsuru muydu ?

Cevabı her ne olursa olsun ne gereği vardı ?

Vatandaşlarımızın, özellikle memur, işçi ve emeklilerimizin çektiği ekonomik zorluklar, terör ve komşu ülkelerde yaşanan kaosun ülkemize yansımaları, ülkemizde öncelikli gündem maddesi olması gerekirken, beş itaatsiz yeni mezun teğmen ve paranoyak siyasetçilerin ülke gündemine taşıdığı konu bu mu olmalıydı ?

İktidar partileri kararı yerinde bulurken, ana muhalefet partisi CHP kendisi için hassas bir konu olan Atatürk’e karşı alınmış bir karar olarak gördü.

Aslında her iki görüşün de konuya doğru taraftan bakmadığı apaçık ortada.

Kardeşim ne alakası var konunun ‘’Mustafa Kemal’in Askerleriyiz’’ cümlesiyle ?

O sırf muhalefet etmek için işinize gelen kısmı yani cımbızla çektiğiniz kısmı.

Bu yeni mezun teğmenler emre itaatsizlik etmiştir ( Nokta ).

İktidar tarafından baktığımızda eğer Cumhurbaşkanına karşı bir kılıç çekme durumu ve tehdit varsa bu beş teğmen arasında bulunan okul birincisi kadın öğrenci ödülünü Cumhurbaşkanının elinden almadı mı ?

Kendinizi o kadın teğmenin yerine koyun eğer sizin içinizde iddia edildiği gibi bir nefret veya tehdit varsa her ne olursa olsun siz o ödülü alırmıydınız ?

Değerlerimizi harcamakta üstümüze tanımıyorum. Dünyanın hiç bir ülkesinde böyle bir durumun yaşanabileceğine inanmıyorum.

Evet bu beş teğmen müfredattan kaldırılmış bir yemini üstlerinin olmaz demesine rağmen ısrarla okuma cüretinde bulunmuştur. Bunun elbet bir disiplin cezası olacaktır ancak ordudan atmak işte o olmadı.

Hatayı sadece bu beş teğmen mi yaptı, tabi ki hayır.

Başta Cumhurbaşkanı olmak üzere gücü elinde bulunduranlar ve yapılan hatanın arkasında duran ana muhalefet partisi de hata yaptı.

Yanlışa yanlış demediğimiz sürece doğru yolu bulamayız ve tabi ki sonuç olarak bizlerde hata yaparız.

Zannedersiniz ki ülkemizde sadece iktidar partisi mensupları müslüman ve yine zannedersiniz ki bu ülkede sadece CHP liler Atatürk’çü.

Vatandaşların maneviyatını kullanarak siyaset yapmak bu ülkede işin en kolay yolu. Ve bu kullanım işte bu beş teğmen gibi arada heba olan belki de on binlerce insan doğurdu.

Eğer mevcut iktidar ‘’siz kime kılıç çekiyorsunuz’’ gibi bir söylemde bulunmasaydı bu beş yeni mezun teğmen sizce bu cezayı alır mıydı, esas sorulması gereken soru bence budur.