“Mobbing” Latince kökenli bir sözcüktür ve psikolojik şiddet, taciz, yıldırma, baskı gibi anlamlara gelmektedir.
Mobbing iş hukukunda ise, iş yerinde psikolojik yıldırma anlamına gelir. İş yerinde tek bir çalışan ya da çalışanları hedef alarak yapılan kötü davranışlar, sindirme, psikolojik şiddet eylemleri mobbing olarak adlandırılır.
Bir eylemin mobbing sayılması için çalışan ya da çalışanlara sürekli ve sistematik şekilde uygulanması gerekir. Öfke anında bir defaya mahsus kötü bir davranış bu anlamda kullanılmaz.
Bodrum Gündemini meşgul eden, geçtiğimiz haftalarda yaşanan ve özel kalem müdürünün görevden alınmasıyla sonuçlanan, kadına şiddet olayının mağdur tarafı personel ile ilgili dikkat çekici haberler gelmeye devam ediyor.
Yazılarımıza da konu olan ve yargıya intikal eden olayda, Başkan Aras konunun araştırılması için teftiş müdürüne talimat verdi.
Teftiş müdürünün nasıl bir soruşturma yaptığını bilemem. Ancak mağdur M.A yaşanan olayın ertesi günü belediyede iş başı yaptı. Başkan tarafından makama çağırılan M.A’ya olaylar yatışana kadar izine ayrılması yönünde baskı yapıldı.
İstemeyerek izne ayrılan M.A’ya 25 Nisan 2022 günü itibariyle görevinin başına geldiğinde Başkan tarafından tekrar izin alması yönünde baskı yapıldı.
İzin almak istemediğini belirten mağdur M.A avukatını aradı ve avukatı Başkan Aras ile görüştü. M.A’nın avukatı, müvekkilinin izin almak istemediğini belirterek “madem izin alması konusunda ısrarcısınız müvekkilime yazılı olarak bunu bildirin” demesi üzerine belediye tarafından herhangi bir bildirim veya işlem yapılamadı.
Özel kalem müdürü ile yaşadığı olay yüzünden psikolojik destek almaya başladığı öğrenilen M.A’ya, belediye başkanı ve çalıştığı birimdeki erkek personel mobbing uygulamaya başlayarak kendisine hiçbir iş vermeyip psikolojik baskı yapmaya başladılar.
Hani mağdur kadının yanında yer alacaklarını belirterek dernek kuran BKD, (Bodrum Kadın Dayanışma Derneği), hani nerede kadına karşı işlenen suçların eylemlerinde en önde yer alanlar?
Kadın başkan yardımcıları, kadın müdürler neredesiniz?
Biraz samimi olun ve yaşanan olayın soğutulmasından, unutturulmasından yana olmayın. Cesaret gösterip şikayette bulunan M.A’nın belediyede gördüğü muamele, kendisini üzmekle birlikte diğer mağdurların cesaretinin kırılmasına sebep olmakta bilesiniz.
Kadraj Haber olarak konunun takipçisi ve mağdur M.A’nın destekçisi olacağımızı kamuoyuna buradan bildirmek isteriz.
Bugün saat 15:00’da KRT TV canlı yayınında, Danıştay’da görülen, İstanbul Sözleşmesi davasındaki gelişmeleri değerlendireceğini açıklayan CHP kadın kolları genel başkanı Aylin Nazlıaka “İstanbul Sözleşmesi’ni savunmak için Danıştaydayız” dedi.
Sayın genel başkana buradan sormak isterim, suç elbet bireyseldir ancak sessiz kalmakta suça ortak olmak demektir. Partinizin belediyelerinde kadına karşı işlenen taciz ve darp skandallarıyla ilgili ne düşünüyorsunuz?
Bodrum’da yaşanan olaya kör ve sağır olan sizler hiç Muğla il başkanlığı veya Bodrum ilçe başkanlığını arayıp nedir bu olay diye sordunuz mu? Bir taraftan ‘İstanbul Sözleşmesi’ne desteğiniz, diğer taraftan partinizdeki darp ve taciz olaylarını görmezden gelmeniz ikiyüzlü bulunmakta ve toplumdaki her kesim tarafından dikkatle takip edilmekte.
Buradan sayın Aras’a da seslenmek istiyorum..
“Aralarında zaten ilişki varmış” diyerek gerçekleşen darp ve taciz olayını basitleştiremezsiniz.
Kadın personelinize yapmış olduğunuz mobbing çok zavallıca..
Bu davanın sonucu ne olursa olsun, başta siz olmak üzere, CHP ilçe Başkanı, ilçe kadın kolları başkanı, yönetim kurulu üyeleri, Bodrum Belediyesi meclis üyeleri, CHP il Başkanı ve il kadın kolları başkanı toplum vicdanında hepiniz mahkum oldunuz bilesiniz.
Zannetmeyin ki köşe yazılarımda paylaştığım konuları, yazıp yazıp geçiyorum. Cevaplamadığınız sürece tüm konuların yakından takipçisi olacağım.
Sayın Aras şunu da söylemeden geçemeyeceğim, sağı solu arayarak siz mi şikayet ettiniz diye insanları zan altında bırakacağınıza çevrenizdekilerle ilgili iddia ve şikayetleri araştırıp cevap verin.