Muğla’nın İkizköy Mahallesi’ne bağlı Akbelen mevkiinde maden için istimlak edilen alandaki ormanı dört yıldır savunan köylüler ve direnişçiler geçtiğimiz hafta direnişlerini yoğunlaştırınca Jandarma önlem alarak köylüleri ve direnişçileri bölgeden uzaklaştırmaya çalıştı ve maalesef hiç de hoş olmayan görüntüler ortaya çıktı.
Köylülerin masumane karşı çıkmalarını ve engellemelerini fırsata çeviren siyasiler, bölgeye gelerek ortamı daha da gerdi ve kimsenin tasvip etmediği çirkin görüntüler oluştu.
Hatta olaylar o kadar ileri gitti ki CHP Şanlıurfa milletvekili Mahmut Tanal ve CHP Mersin milletvekili Ali Mahir Başarır, orada bulunan halk tarafından protesto edildiler. vatandaşlara hitaben ‘’ sizin yüzünüzden iktidarı kaçırdık’’ diye hakaretvari tavır sergileyen Tanal’ın vatandaşların üzerine yürümesi gerginliği arttırdı. Bunun üzerine eylemciler Tanal’ı yuhalayarak alandan uzaklaştırdılar ve ‘’size oy verdik ama iyi ki seçilmemişsiniz’’ diyerek tepkilerini dile getirdiler.
Akbelen’de yaşanan doğa katliamına karşı çıkmakla birlikte bölgeye, sırf siyasi çıkar ve menfaatleri doğrultusunda akın eden siyasilerden de artık midesi bulanarak nefret eder duruma geldi vatandaşlarımız.
Akbelen’e eyleme giderken otobüsü kimlik kontrolü gerekçesiyle durdurulan Ahmet Aras’ın ‘’neden bekletiliyoruz, bizi neden durduruyorsunuz?’’ gibi saçma sapan sözlerini ise şaşkınlıkla seyretti sosyal medya kullanıcıları.
Orduda görev yapmış subay cv’si bulunan Aras, iyi ki emekli olmuşta devlet bunun gibi bir zihniyetten kurtulmuş dedirtti adeta.
Hükümetin neredeyse her icraatına, karşı bir duruş sergileyen muhalefet, özellikle çevre ve doğa konularında çok hassas gibi görünse de işin aslı pekte öyle değil.
Özellikle Bodrum’da, içinde bulunduğumuz yıl içerisinde, özelleştirme idaresinin sattığı, Bitez Aktur’un ortasında kalan arsada yapılan, Bodrum Belediye Başkanı ve bağlı olduğu siyasi partisi CHP bir kaç kez eylem yapmış, hatta yapılan eylemlerin bir tanesine genel başkan yardımcısı dahi katılmıştı.
Tabi bu eylemlerin ne kadar sahtekarca olduğu daha sonra ortaya çıktı.
Özelleştirmeye ve yeşile karşı yapılan eylemlerin sonunda Bodrum Belediye Başkanı, ‘’Ben oraya imar durumu vermeyeceğim’’ dese de hemen akabinde imar durumu belgesini ve inşaat ruhsatını verdiği ortaya çıktı.
Yetmedi, Mehmet Cengiz’in cennet koyda satın aldığı arsa ile ilgili yine aynı senaryo ortaya kondu. Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, her zamanki gibi eylemlerde yine en ön saflarda yerini aldı.
Sonuç,
Sayın belediye başkanımız sessiz sedasız, tüm tepkilere rağmen inşaat ruhsatını verdi. Tabi Bodrum küçük yer, inşaat ruhsatının Başkan Aras tarafından verildiği ortaya çıkınca kıyamet koptu. Yapılan ilk meclis toplantısında tepkiler zirveye çıktı ve gazeteci Mustafa Gündoğ, ayağa kalkarak ‘’ sizi millet seçti, yazıklar olsun hepinize, bu milletin anasına, avradına küfredenlere teker teker ruhsat verdiniz’’ diyerek toplantı salonunu terk ederek protestoda bulundu.
Ama sayın başkanımız hemen ardından Mehmet Cengiz’e hitaben ‘’ adam basmış parayı almış anasının ak sütü gibi helal, ben ne yapayım ‘’ diyerek başka bir skandal açıklamaya daha imza attı.
Yine yetmedi geçtiğimiz günlerde yapılan meclis toplantısında bir kez daha gündeme,( bir kez daha diyoruz çünkü 3. Kez ) Sazköy mahallesinde, CHP meclis üyesi Uğur İlhami Özden’e ait, ağaçlıklı alanın imara açılması konusu geldi.
Daha önce iki defa meclise gelen konu üçüncü defa meclis gündeminde yerini alınca ortalık yine karıştı. Bu sefer mecliste sayın Belediye Başkanı Ahmet Aras yoktu. Onun yerine Ahmet Aras’ın belediyede yürütmede yeni görev verdiği eski başkan yardımcısı, Emel Çakaloğlu vekaleten yerini aldı.
Ulusal medyaya çıktığında insanların gözünün içine bakarak ‘’1m2 yeri imara açmadım’’ diye yalan söyleyen bir başkanın Bodrum’u yönetmeye ne kadar layık olduğunu kamuoyunun taktirlerine bırakıyorum.
Gündem maddesi gelip oylamaya geçildiğinde, Hakk tan ve adaletten yana olanlarla, yandaş ve menfaatçıların oyları başa baş geldi. Sonucu ise, oyunu menfaatçılardan yana kullanan Emel Çakaloğlu belirledi.
Kimse Emel Çakaloğlu’na kızmasın. Kendisi belediye meclisinde başkan Aras’a vekalet ettiğinden onun oyunun Ahmet Aras’ın oyu olarak görülmesi gerekir.
Hiçbir başkan vekili böylesi önemli bir konuda, vekalet ettiği koltuğun sahibine danışmadan böyle bir karara imza atmaz.
Oylamadan kaçan Ahmet Aras ‘’geri zekâlı’’ olmadığı sürece kimseye bu yaptığını yediremez.
Kendisini çok akıllı zanneden Aras, karşısındakileri ahmak yerine koyarak Bodrum halkına hakaret etmektedir.
Belediyede meclis gündemini Belediye Başkanı belirler.
Tüm müdürler meclise gelecek konuları başkana getirir ve başkan onların içinden belirlediği gündem konularını seçerek yazı işleri müdürlüğüne gönderir.
Belirlenen meclis gündemi, belediye görevlisince tüm meclis üyelerine elden teslim edilir ve o saatten sonra hiç bir gündem maddesi değişmez.
Belediye meclisinde bu gündem maddesi ile ilgili kabul ve ret oyu veren isimler, gazeteci Abdulkadir Sevindik’in paylaşımında şu şekilde sıralandı,
RET OYU VERENLER: Mustafa Coşkun (CHP), Mehmet Kocair (CHP), Cafer doğan (CHP), Aşkın Parmak (CHP), Okyanus Şahin (CHP), Özden Baysal (CHP), Banu Özberk (Bağımsız), İsmail Uslu (İYİ PARTİ), Mehmet Onur Şahbaz (İYİ PARTİ).
KABUL OYU VERENLER: İlknur Ülküm Seferoğlu (CHP), Emel Çakaloğlu (CHP), dursun Göktepe (CHP), İbrahim Akbaş (CHP), Tamer Mandalinci (CHP), Kemal Özyurt (CHP), Ayşenaz Gültekin Öncel (CHP), Mustafa Çortoğlu (CHP), Ayşen Kılıç (AK PARTİ), Numan Cömert ( Bağımsız).
31 kişilik belediye meclisinde bu oylamaya sadece 18 meclis üyesinin katılması bile, alınacak kararda vebal altında kalmak istememelerinin bir göstergesi olarak meclis tarihinde yerini almış oldu.
Meclis gündemini belirleyen Başkan, oylamadan kaçarak yerine vekil bırakmış ve oylamanın sonucunda çıkacak tepkileri de onun üzerine çekerek işin içinden sıyrılmaya çalışmıştır.
Yukarıda oy kullanan meclis üyelerine baktığımızda, başkan ile birlikte yürütmede yer alanlar göze çarpıyor. Bodrum halkı ret oyu verenleri de Kabul oyu verenleri de asla unutmayacak.
Ahmet Aras eğer yeniden aday olursa bu iki yüzlü siyasetin bedelini Bodrum halkı karşısında ağır ödeyecek ve benimde elbette çorbada tuzum olacak.
Saygılarımla !!!