DOLAR
34,2409
EURO
37,1073
ALTIN
3.008,63
BIST
8.872,85
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
18°C
İstanbul
18°C
Hafif Yağmurlu
Cuma Parçalı Bulutlu
19°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
20°C
Pazar Parçalı Bulutlu
20°C
Pazartesi Az Bulutlu
19°C

NEDEN KILIÇDAROĞLU’NA OY VEREYİM ?

26 Nisan 2023 10:13
770
A+
A-

İyisiyle kötüsüyle Ülkemizi yöneten 21 Yıllık iktidarın değişmesi gerektiğini düşünen milyonlarca insan önümüzdeki seçimlerde sandığa gidecek ve iktidarın değişmesi için oy kullanacak.

Mevcut iktidardan memnun olan bir o kadar da vatandaş ise mevcut durumun değişmemesi için sandık başında olacak.

Aslına bakarsanız değişim iyidir ve zamanı geldiğinde eskiyi, yıpranmışı veya yorulmuşu değiştirmek gerekir ki ben de aynı kanıdayım.

Seçmenlerin yaklaşık % 10 unu oluşturan kararsızlar ise 14 mayıs genel seçimlerinde kararlarını verebilmek için önce muhalefetin adaylarını bekledi, daha sonra ise milletvekili sıralamalarını, ve en önemli beklenen ise muhalefet kanadının kurduğu ittifaklarda, PKK terör örgütünün siyasi kanadı olan HDP ile ilişki kurulup kurulmayacağı  belirleyici olacaktı.

Peki seçimin kaderini belirleyecek kararsızların beklediği Muhalefetin Cumhurbaşkanı adayı K.Kılıçdaroğlu olunca nasıl bir durum oluştu ona bakalım önce.

6lı masa diye tabir edilen muhalefetin masasının adayı açıklanmadan yaklaşık 6-8 ay önce K.Kılıçdaroğlu yaptığı  bir açıklamada, acele etmeyeceklerini çünkü adayın yıpranmasını istemediklerini söylemişti.

Daha sonra onlarca defa yapılan 6 lı masa toplantılarının sondan bir önceki toplantısında bir mutabakat metni imzalandı ve masanın tüm liderleri o metne imza attı.

Ertesi gün partiler, kendi merkez karar yürütme kurullarını topladı ve adayın belirlenmesi için üst üste toplantılar yaptı.

Ancak ana muhalefet partisi CHP mkyk da alınan kararla Cumhurbaşkanını belirleme yetkisini genel başkan Kılıçdaroğluna verdi.

Yani Kimin aday olmasının kararını tek başına Kılıçdaroğluna verdi mkyk.

Daha sonra Herkesin malumu, K.Kılıçdaroğlu düşündü taşındı ve en doğru adayın kendisi olduğuna karar verdi.

Yapılan tüm anketlerde kazanamayacak olan bir aday olarak görülen Kılıçdaroğlu, masada hepsini toplasan %2 oy etmeyeni 4 partinin desteğini alınca, iyi parti lideri meral hanım ‘’anketler ortada kazanamayız’’ demesine rağmen sonuç alınamamış ve mevcut aday olayların ardından kesinleşmişti.

Her ortamda mevcut Cumhurbaşkanı Erdoğanı diktatör olarak niteleyen Kılıçdaroğlu böylece, kendi partisinin cumhurbaşkanını belirlemesi için verdiği yetkiyi tek başına, kendisinden yana kullanmış oldu.

Kararsızların beklediği bir diğer konu milletvekilliği listeleriydi.

İyi parti genelde kendi adaylarıyla seçime katılırken, CHP listeleri, iyi parti dışındaki diğer 4 partiye diyet ödeme listesine dönüştü.

Seçilebilir sıralardan 40, toplamda ise 70  küsur milletvekiline yer açan CHP lideri, böylelikle adaylığını desteklemeleri karşılığında kendi partisinin 40 kesin milletvekilini kesip bu 4 partiye belkide hiçbir zaman göremeyecekleri milletvekilliklerini hediye etmiş oldu.

Peki kararsızların son olarak beklediği PKK terör örgütünün siyasi kanadı olan HDP konusu ne oldu?

HDP ile önce Çanakkale zaferinin kutlama gününe randevu alındı Kılıçdaroğlu tarafından, Ardından tepkiler gelince buluşma başka bir tarihe ertelendi ve buluşma gerçekleşti.

HDP den de, terör örgütü PKK dan da ardı arkasına açıklamalar geldi.

HDP ile Yapılan görüşme sonucunda seçimlerde Kılıçdaroğlunu destekleme kararı verildiği açıklandı.

Kararsızların kafaları da yavaş yavaş netleşmeye başladı.

Sanki sihirli bir el muhalefet adına,  seçimlerin kazanılması için değilde, kaybedilmesi için mücadele edililiyormuş gibi dokunuşlar yapmaya başladı.

Muhalefetin yıllarca, mafya, çeteci, serseri, ülkücü mafya gibi onlarca yakıştırma yaptığı Sedat Peker ve türevlerinden nasıl oldu da iktidar aleyhine açıklama yapsın diye medet umar hale gelindi?

Peki, onbinlerce insanımızın eline kanının bulaştığı PKK terör örgütünün açıkça desteklediği aday ve partiye nasıl oy verilmesi beklenebilir ki kararsızlardan?

Siz ve sizin gibi düşünenleri anlarım, ancak sırf iktidar değişsin diye ben neden kundaktaki bebeğe kadar öldürmüş,  şeref yoksunu haysiyetsiz ve kanı bozukların desteklediği adaya oy vereyim?

14 Mayısta yapılacak genel seçimlerin, ülkemizin kaderinin belirleneceği bir seçim olduğunu idrak etmek için bir sonraki yazımızda siyasi partilerin temsilcileri, PKK sözde liderleri ve fetöcülerin açıklamalarına birlikte göz atacağız.

SAYGILARIMLA…

 

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları